10 Aralık 2012 Pazartesi

Portföy

Zaman gittikçe daralıyor ve benim bir sonraki aşamaya geçme vaktim geldi.

Bundan sonrası bildiklerimi paylaşma süresi ;)

31 Ekim 2012 Çarşamba

Kütük

Bu aralar internette gezerken denk geldiğim ve yeniden hatırladığım Ömer Seyfettin'in hikayesini yazmak istiyorum:

Arslan Bey'in komutasındaki iki bin kişilik kuşatma ordusu, Şalgo burcunu sarmıştır. Arslan Bey kaleyi tek kurşun atmadan almak ister. Bunun için havanın bozmasını, sisin artmasını bekleyecektir. Hava bozmaya başlayınca askerlerine komut verir, onlardan istediği sadece gürültü çıkarmalarıdır. Askerler bu emirden pek bir şey anlamaz. Onlar saldırmayı beklerken komutanları sadece gürültü çıkarmalarını istemiştir. Buna karşılık askerler emri yerine getirirler; davullar, kösler vurulur, kalkanlar çarpıştırılır. Atlar kişner ve askerler "Heya, Mola!" diye bağrışır. Arslan Bey kalenin önüne gelir ve kaledekilere teslim olmalarını önerir. Daha iki gün önce başka bir kaleyi aldığını söyler. Sonra da 50 mandanın çektiği devasa topu gösterir, tek atışla savaşı kazanacağını söyler.

Kısa bir zaman sonra Şalgo burcundakiler teslim olurlar. Esir alınan askerler daha önce bir benzerini görmedikleri bu devasa topu yakından görmek isterler. Topa yaklaşır, ona dokunurlar. Kısa zamanda büyük bir şaşkınlıkla bunun bir top olmadığını anlarlar. Ağzı bile oyulmamış, sadece boyanmış ve biçim verilmiş bir kütüktür bu. Devasa bir kütüktür! Bunun üzerine esir kale kumandanının yüzü ekşir ve "Bu mertlik değil." der. Arslan Bey buna karşılık, daha bir kez bile patlamayan bir toptan korkup mücadele etmeden teslim olmanın mertlik olup olmadığını sorar.

9 Ağustos 2012 Perşembe

Girişimciler, liderler ve danışmanlar.

"....
bilmediğin konularda fikrin istendiğinde lafı dolandırmadan bilmediğini söyleyebilmek girişkenliktir.
bilmediğin ama ilgilendiğin konularda öğrenmek uğruna, gerektiğinde "küçük düşerim" kaygısından sıyrılıp soru sorabilmen son derece üst düzey bir girişkenliktir.
iyice bildiğin konularda, özellikle çevrende çok fazla bilgi kirliliği varken, otorite-patron-amir gibi üstlerin sana yanlışları uygulamanı dayatıyorken, duruma itiraz edebilmen girişkenliktir.

bilmediğin konularda fikir beyan etmek ise aymazlıktır. sahte girişkenliktir.
bilmediğin hatta ilgilenmediğin konularda "ilgilenirim, icabına bakarım" deyip sözler vermek boşvaatçiliktir. sahte girişkenliktir.
bildiğin konularda doğru yolu göstermek zahmetinden kaçınıp yanlış uygulamalara itirazsız dahil olmak sorumluluktan kaçmaktır. sahte bir şevkle yanlış uygulamalara dört elle sarılmak ise tabii ki sahte girişkenliktir.

popüler işletme jargonunda girişkenlik ukalalık ile yakından ilişkilidir. hiçbir tecrübeli iş arkadaşı, hele mühendislik formasyonlu yöneticiler bu tür ik balonlarına kanmaz. yine de bu hatalı girişimcilik tanımı yurdumuzda geçer akçedir.

ingilizce olacak ama şu en alttaki resimdeki sarı keçiler bence gerçek girişimcilerin tasviridir. alttaki kırmızı ve sinirli keçiler de günümüz popüler sahte girişimcilerinin güzel bir karikatürüdür. işin "para-pul-mülk-cariye edinme cinsinden girişkenlik" kısmına hiç girmiyorum. o konuda bir ton "rakiplerinizi ezin" temalı saçmalık yazılmıştır sayısız ik sitesinde.
..."

dedi Eyüp Kargınoğlu arkadaşım.  Çevre Mühendisleri forumunda Kendisi girişkenlerin tanımını bu şekilde yaptı. 



Resimde gördüğünüz yeşil keçiler liderleri temsil ediyor. Gerçek liderler. Çevresindeki insanları dinleyen, arkadaş kazanan, düşmekten korkmayan, başkalarının aklına saygı duyan ve en önemlisi bana göre "knows nothing" tipi keçi. Bildiğim tek şey hiç bir şey bilmediğimdir demiş filozof. 

Piyasada göreceksiniz ve görmeye de devam edeceksiniz. Biz danışmanlar her şeyi ama HER ŞEYİ bilmek zorundayızdır (Knows everything :) ). Bir danışmanın karşısındaki insanı dinlemesi, saldırgan bir tavırla üste çıkmaya kalkmaması, küçük dağları ben yarattım havasına girmeyişi iki sebeptendir;
- Danışman daha yenidir. Tecrübesizdir ve öğreniyordur.
- Danışman artık yalamış yutmuştur işi. Sakindir. Panik yapmaz.

 Şimdi bir soru: İlk baştaki deneyimsiz danışman ile deneyimli danışman arasındaki benzerliğin sebebi nedir?

Korkusuzluk arkadaşlar. Korkusuzluk, küçük düşerim korkusu ikisinde de yoktur. Biri yılların deneyimi ve güveni ile hareket eder diğeri ise yanlış yapmanın getirdiği tolerans ile. 

Aradaki geçen yıllarımız ise sanki bir yarıştaymışçasına, saldırgan, hayattan bıkmış ve yıpranmış bir biçimde geçer. Her şeyi bilen ama hiç bir şey bilmeyen insanlar olarak. Müşteri ilişkilerimiz paraın yazı-turası gibi kör talihe bağlı bir biçimde geçip giderken....

 Peki, deneyim olarak geçen süreyi min.3 sene, max 30 sene koyarsak bizim harcadığımız seneler neden bizi kötü bir danışman yapar? İlk halimiz ile son halimiz arasında fark yokken neden ara süreç bizi yıpratır?

İşte bu da başka bir yazının konusu.

8 Ağustos 2012 Çarşamba

Sunum yaparken nelere dikkat edilmeli

Aşağıdaki video power point sunumu yaparken ve sunum hazırlanırken neler yapılımaması gerektiğini komik bir dille anlatıyor.


16 Temmuz 2012 Pazartesi

Danışmanlık

Danışmanlıkla alakalı güzel bir hikayedir bu yazağım hikaye:

Bir gün bir buharlı gemi sahibi, bir kazancı ile geminin buhar sisteminin düzgün çalışmaması sebebi ile anlaşır. Kazancı, geminin mühendisinden sorun ile alakalı problemini dinledikten ve birkaç soru sorduktan sonra kazana iner. Kazan dairesinde birbirine geçmiş, labirent gibi birbirine dolanmış olan boruları dinlemeya başlar. Buharın nereden gelip nereye gittiğine bakar ve bazı boruları ise elleri ile kontrol eder. Sonrasında yanında taşığı alet çantasından çekicini çıkartır ve gördüğü kırmızı valfe bir kere çekici ile vurur. Akabinde sistem çalışmaya başlar. Ertesi gün gemi sahibi kazancıdan 1000 dolarlık bir fatura alır. Faturayı görüp sinirlenen gemi sahibi kazancıyı arayarak elemanın aşağıda sadece bir kaç dakika durduğunu söyler ve faturanın kalemlerine ayrılmasını ister. Kazancıdan gelen fatura şu şekildedir:

Çekiçle boruya vurmak:                                      50 Sent
Çekiçle hangi boruya vurulacağını bilmek:     999.50 Dolar
Toplam:                                                     1000.00 Dolar

13 Temmuz 2012 Cuma

Yeni bir sayfa

Burası kara kapaklı defterin olduğu yer.
Burası hayatta neyin olması gerektiğini gösteren yer
Burası hayatta neyin olmaması gerektiğini de gösteren yer.

Mesleki blog, hayat danışmanlığına hoşgeldiniz.